KAYIP ADRESTEKİ / I

Sen dostumdun benim, gülünce güneşler açardı
su gibi azizdin, yurdumdun alnında ateşler yanan
ışıklı bir ırmak gibi aktığımız o uzun yürüyüş
daha dündü sanki her patlayan sağanak bunu anlatır
fabrika düdükleri bunu anlatır bana her vardiya
Hazırladığımız ilk taşbaskısı afişi anımsar mısın
bükülüp giden kent sokaklarını, fabrika önlerini
sonra kitapları (kokuları hâlâ burnumda onların)
Hangi mayısta taşıdık kentlere güllerin rengini
gerçi gülistan olmadı ömrümüz, gam değil
Belki tanırdın ilk vurulanı, o gün hiç ağlamadık
hayır ağlamadık çıldırdık o gün çıldırasıya
adını çocuklarımıza verdik onun, çoğaldı
mezarlar çoğaldı o günden sonra, yetişmedi bize
öldürülecek kadar büyümüştük, öyle demişlerdi
Ve hayat öylece akıp durdu işte, akıp duruyor
Kimilerinin bakışlarına yine karlar yağmış
saçları dumanlı bir geçit sanki, dudakları lâl
Kitap yakanlar eksilmiyor, şu uçuşup duran
kırlangıç ölülerini görüyor musun kentin üstünde
Sen dostumdun benim gülünce güneşler açan
bulutlara rüzgâra suretini her akşam
her akşam bir mektup yazarım dağlar kadar
Kayıp bir adresten geliyor sesin şimdi, üşüyorsun
Unutma, dostumsun sen, nerdeysen orda ölmek isterim

Ahmet Telli

No Comments

Leave a Reply

Common phrases by theidioms.com